Aralarında bazı Siyasi Parti, Sivil Toplum Örgütü taraftarlarının da bulunduğu ve sosyal medya üzerinden örgütlendiği öğrenilen kalabalık bir grup İş Bankası önünde toplanarak kortej oluşturdu.

Ellerinde, taşıdıkları pankartlar ve sloganlar eşliğinde harekete geçen grup yol boyunca yaşanan katılımlarla yaklaşık 2000 kişiye ulaşarak Devrim Bulvarı'ndaki göbeğe kadar yürüdü. Karadeniz Ereğli İlçe Emniyet Müdürü Niyazi KOÇAK ve Emniyet Müdür Yardımcısı Burak BAL'ın koordinasyonunda yürüyüşe refakat eden Polis Güçleri ile zaman zaman tartışma yaşandı. Karadeniz Ereğli ilçe . Emniyet Müdür Yardımcısı Burak BAL, yürüyüş güzergahının uzatılmamasını aksi takdirde trafik akışının sorun yaşayacağını yürüyüşçülere bildirdi. Grup adına konuşan bazı yürüyüşçüler de, “bu gün Türkiye'nin her yerinde Taksim için meşru eylemler yapıldığını” dile getirerek göbeğe kadar yürüyüp, Atatürk Anıtı'na dönüş yapacaklarını belirttiler.

Kısa süreli bir tartışmadan sonra grup, polis müdahalesi olmaksızın belirtilen güzergahtan Atatürk Antı önüne dek sloganlar atarak yürüdüler.

Anıt önünde toplanan kalabalık ‘Her Yer Taksim, Her Yer Direniş’, ‘Mustafa Kemal’in Askerleriyiz’, ‘Gün Gelecek, Devran Dönecek, AKP Halka Hesap Verecek’,’Katil Diktatör’, ‘Hükümet İstifa’ şeklinde sloganlar attı.

“Anıt Önünde Basın Açıklaması Yaptılar”

Karadeniz Ereğli Eğitim Sen Sendikası Baş Temsilcisi İbrahim KOÇ, Atatürk Anıtı önünde topluluğa hitaben yürüyüşe destek veren tüm gruplar adına bir basın açıklaması yaptı. .

Beşinci gününe giren İstanbul Gezi Parkı'ndaki direnişin bütün Türkiye'yi ayağa kaldırdığını belirten KOÇ açıklamasında şu görüşlere yer verdi:

AKP kentlerimizi yerle bir ederek yeni rant alanları yaratmak için doğamızı yok ediyor. Toplum bir kez daha nefessiz bırakılmak isteniyor. Gezi Parkı'nın Taksim Meydanı'nın yayalara açılması projesi kapsamında halkın elinden alıp sermayeye yeni AVM'ler kurması için satıyor. Ne hak tanıyor, ne de hukuk. İstanbul halkı ise beş gündür direniyor. Mahallelerine, meydanlarına, yaşam alanlarına sahip çıkmak için, katledilen ormanlara, yok edilmek istenen parklara geçit vermemek için direniyor. AKP iktidarı doğayı yıkıma uğratan ve toplumu nefessiz bırakan kapitalizmin yıkıcı süreçleriyle sermayeye yeni alanlar açarken, kentin gerçek sahiplerine acımasızca saldırıyor. Direniş gösteren halka, yaşlı demeden, çocuk demeden, binlerce çevik kuvvet ekipleriyle, TOMA'larıyla, biber gazlarıyla saldırıyor. Çünkü farkında. Artık bu halkın itirazı var. Artık ne daha fazla emeğinin sömürülmesine, ne de yaşam alanlarının talanına tahammülü yok.

AKP Hükumetine sesleniyoruz. Unutmayın ki bu gün altın tabakta sermayeye sunmaya çalıştığınız, meydanların, sokakların, mahallelerin tarihini yazanlar, biber gazıyla, tazyikli suyla cezalandırdığınız, canına kastettiğiniz emekçiler ve halktır. Bu mücadele tarihi bugünde devam etmektedir. Doğaya, tarihe, kentlere ve yaşam alanlarına hunharca saldıran bu faşizan zihniyet karşısında korkusuzca duranların mücadelesini selamlıyoruz.”

Avukat Yakup OKUMUŞOĞLU: “Termik Santrallere de Direnelim”

Bölgede kurulmaya çalışılan termik santrale karşı açılan davaların avukatlığını yapan Avukat Yakup OKUMUŞOĞLU’da 'da yaptığı konuşmada, iktidarın doğaya karşı top yekün bir saldırı içinde sermayeye hizmet ettiğini belirterek, “Bugün taksime saldıran zihniyet, suyumuzu, doğamızı da yok etmek istiyor. Zonguldak'ta yapımı planlananlarla birlikte bütün sahil şeridinde 10 adet termik santralle birlikte yaşamaya zorlanıyoruz. Bu gün Taksim için gösterdiğiniz bu duyarlılığı termik santrallere karşı da göstermenizi bekliyorum. Buna ancak ortak mücadele yaparak, dur diyebiliriz” dedi

Anıt önündeki kalabalık sık sık, “her yer Taksim her yer direniş”, “diren Taksim diren gezi parkı”, Faşizme karşı omuz omuza” vb sloganlar attı. Zaman zaman türkü ve marşların söylenmesinin ardından kalabalık davul zurna eşliğinde çekilen halaylardan sonra dağıldı.

Yapılan açıklamaların ardından kalabalık eylemlerine oturarak, oynayarak devam etti.