Erdem yaptığı konuşmada, “Bu raporu incelediğiniz zaman Ereğli’de limana ihtiyaç olmadığını göreceksiniz.” dedi. Ereğli Demir ve Çelik Fabrikaları’nın (ERDEMİR) kullanımındaki limanlarla birlikte ilçedeki limanlarda yüzde 55 atıl kapasite olduğunu belirten Erdem, “İlçedeki limanlar 2012’de yüzde 45 kapasite ile kapanmış. Trabzon, Samsun, Ordu dahil Karadeniz Bölgesi’ndeki limanların geçen yılki kullanım kapasiteleri de yüzde 45. Normal limanları çalıştıramıyoruz ki, yeniden liman yapalım.” diye konuştu.

“ERDEMİR limanının kullanılmasında özel sektörün endişesi olabilir mi?” şeklindeki soruyu da yanıtlayan Erdem, şunları kaydetti: “ERDEMİR limanını kullanılması konusunda da bir endişe olamaz. Çünkü ERDEMİR Limanı da devletin limanıdır. Klavuzluk hizmetleri ERDEMİR’in tekelinde. Gemi batıyorken kurtarmaya mecbur olan da ERDEMİR’dir. Bu saha ve hinterlant hep ERDEMİR’in koruması altında. ERDEMİR, ‘Ben limanı kapattım’, ‘üçüncü şahıslara hizmet vermiyorum’ diyemez. Denizciliği bilmeyen, denizcilik hususunda konuşmasın. Türkiye ortalamasına göre fiyatlar var. Kimse 1-1,5 dolara liman çalıştıracağım diye hayal etmesin. İş makineleri mazot yakıyor, insanlara maaş veriliyor, sigortaları ödeniyor. Pilotaj, römorkör hizmetleri var. Bunlar hep maliyettir. Ayrıca limanlar, boşalttıkları ve yükledikleri gemilerden Maliye’ye rüsum öderler. Limanların kapasitesi yetmez, gemiler dışarıda bekler, o zaman tamam liman yapalım. Limanlar 50-200 milyon dolarlık yatırımlardır. Bu yatırımı kim yapacak? kaç gemi boşaltacak, kaç lira kazanacak, kaç yılda ödeyecek? Ben örnek veriyorum, herkes bana kızıyor. Bu bir ihtisas meselesidir. Bu işte donanımlı olacaksın. Bu işte lojistiğiniz olacak.”

Erdem, “Bizim tek problemimiz tersanelerin tekrar hayata geçmesidir.” dedi.