Çiloğlu’nun cenazesi dün gece Ermenek'ten Zonguldak'a getirildi. Çaycuma ilçesinin Kızılbel köyünde Türk bayrağına sarılı tabutu başında taziyeleri ağabeyi Muzaffer Çiloğlu kabul etti. Ağabey Çiloğlu, "Onu ben büyüttüm, nasıl ayrılayım?" diye gözyaşı döktü.

Cenaze namazına; Vali Ali Kaban'ın yanı sıra AK Parti Milletvekili Köksal Toptan, CHP Milletvekili Ali İhsan Köktürk, Çaycuma Kaymakamı Serkan Keçeli, siyasi parti temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.

"UZMAN MADENCİYDİ"

Amcası Recep Çiloğlu'nun daha önce birkaç kez göçükten sağ kurtulduğunu anlatan Çaycumalılar Derneği Başkanı Savaş Çiloğlu, "Türkiye, sayılı bilgili ve çok tecrübeli bir madencisini kaybetti. Ermenek'ten sağ çıkacağına inanıyordum. Çünkü amcam daha önce göçüklerden sağ salim çıkmıştı. Buradan da çıkar, diyordum. Yalnız burada şartlar farklıydı, ani su baskını olduğu için kaçmaya fırsat olmadı. Tecelli böyle oldu, Allah rahmet eylesin. Amcam en çok oğlu için endişeleniyordu. Amcamın cenazesini Türkiye Taşkömürü Kurumu(TTK) ekibi kurtardı. Onu kurtaranlar arasında amcamın eğitiminden geçen madenciler vardı. Amcamı hemen tanıdılar ve bana haber verdiler. Allah'a şükür, amcamın cenazesi fiziki olarak bozulmamıştı. Amcam en uç noktada bulunmuş. Bunu da şöyle yorumluyorum: 7-8 tane daha madenci var, zannederim kendisi onları önden götürmeye çalışmış. Kaptanın gemisini en son terk etmesi misali." dedi.

MADENCİLİK YAPAN OĞLU İÇİN ENDİŞE EDİYORDU

Kendisi de 8 yıllık madenci olan oğlu Volkan Çiloğlu(34) ise "Babam Soma'daki faciadan sonra en çok benim için endişelendiğini söylemiş. Benden korkuyordu ama kendi başına geldi. Ben, 32 gündür babamı bekledim. Ondan çok şey öğrendim. O sürekli arındaki çalışmalara dikkat etmemi ve önce emniyetini al diye öğüt verirdi.

Çiloğlu, 'Bundan sonra madende çalışacak mısınız?" sorusuna şu cevabı verdi: "Şu an birşey diyemem. Ailemle görüşüp kararımı vereceğim"

3 çocuk babası şef Recep Çiloğlu'nun Türkiye Taşkömürü Kurumu (TTK) Üzülmez Müessese Müdürlüğü maden ocağında uzun yıllar çalıştıktan sonra 1994'te emekliye ayrıldığı ifade edildi. Çiloğlu, Soma'da özel bir maden ocağında çalıştıktan sonra satın aldığı evin banka kredisini ödemek için 4 yıl önce Ermenek'te facianın meydana geldiği ocakta çalışmaya başladığı kaydedildi. Çiloğlu'nun, TTK Üzülmez Müessesi'nde çalışırken 6 arkadaşıyla göçükte kaldıklarını ve kendi imkanlarıyla sağ olarak çıkmayı başardıkları bildirildi.

Facia ocağından bugüne kadar Kerim Haznedar, İsa Gözbaşı, Bahri Üzer, Hüsnü Çolak, Osman Çoksöyler, Hüseyin Çolak, İsmail Gürses, Uğur İlhan, Mehmet Tokat, Tezcan Gökçe, Recep Çiloğlu ve Mehmet Baha'nın cenazeleri çıkartıldı.

ERMENEKLİ MADENCİ DE SON YOLCUĞUNA UĞURLANDI

Karaman'ın Ermenek ilçesinde 28 Ekim'de maden ocağını su basması sonucu mahsur kalan ve faciadan 32 gün sonra cansız bedeni çıkarılan 2 madenciden Mehmet Baha'nın (32) cenazesi, Güneyyurt beldesinde gözyaşlarıyla toprağa verildi. Madencinin eşi Emiş Baha, eşinin Türk bayraklı tabutuna sarılarak gözyaşı döktü.

29 Kasım günü Recep Çiloğlu ile birlikte madenden çıkarılan Mehmet Baha'ın cenazesi, bugün sabah saatlerinde Ermenek Devlet Hastanesi morgundan alınarak cenaze aracıyla Güneyyurt beldesindeki baba evinin önüne getirildi. Burada cenaze araçtan indirilmeden, madencinin görme engelli babası Hasan Baha, ailesi ve yakınlarının vedalaşması sağlandı. Acılı baba ve yakınları Türk bayrağı örtülü tabuta sarılarak madenci ile vedalaştı.

Baha'nın cenazesi dualar ve gözyaşları eşliğinde helallik alınmasından sonra kendi evine getirildi. Burada 2.5 yaşındaki kızı Meryem Baha ve eşinin vedalaşmasının ardından Baha'nın cenazesi Abdüllatif Camii'ne getirildi. Eşinin tabutunun başına gözyaşı döken Emiş Baha'yı AFAD görevlisi ve yakınları sakinleştirmeye çalıştı.

Cenaze namazına Karaman Valisi Murat Koca, Ermenek Kaymakamı Eyüp Güngör, yakınları ve çok sayıda vatandaş katıldı. Cenaze namazının ardından omuzlara alınan Baha'nın cenazesi belde mezarlığında defnedildi.