Disipline sevk edilen bir parti üyesini savunması için partiye davet edildiğini dile getiren TAZEGÜL “Ben saat 17.00 civarında parti binasına geçtim ve disiplin kurulu odasında parti yöneticisi arkadaşlarımızda geldi. Disipline sevk edilen hanımefendi de yanında avukatı olduğunu söylediği bir kişiyle saat 18.00 civarında partimize geldi. 19.30 gibide disiplin kurulu odasına girdi. Parti üyemiz savunmasını sözlü olarak avukatı ile beraber yapmak istediğini beyan edince bizde avukat beyden vekaletnamesini sorduk. Hem üyemiz hem de disiplin kurulunda bulunan yöneticilerimiz açısından ileride itiraz yapıldığında ortaya konulabilmesi için savunmayı sesli ve görüntülü olarak kayda alacağımızı beyan ettik. Tabi avukat bey vekalet sunamayınca kendisinin disiplin kurulunda bulunamayacağını ifade ettik. Bu sırada parti binamıza polisler geldi. 112’ye parti binasına silahlı kişiler girdiği yönünde ihbar yapıldığını ifade edip bizlere bir sorun olup olmadığını ve tedbir amaçlı geldiklerini ifade ettiler. Gelen polislerimize ben ve parti yöneticisi bir arkadaşımız silahımızın bulunduğunu ve ruhsatlı olduğunu evraklarımızı göstererek beyan ettik. Daha sonrada polisler asılsız ihbar sonucu parti binamızdan ayrıldı. Disiplin kurulu odamıza döndüğümüzde savunmasını istediğimiz üyemizin gelmesini istedik ama içeri gelmedi. 2-3 kez çağrı yaptığımız halde gelmedi ve parti binasından ayrıldı. Ancak içeride bahsedildiği gibi ne büyük bir tartışma, nede silah gösterme gibi bir durum söz konusu olmadı. Zaten benim oturduğum koltuğun önünde masa var ve silahımı gösterme gibi bir durumum söz konusu dahi olamaz. Üzerimde hem kazak hem de ceket varken silahımın görülme ihtimali hiç yok. Kaldı ki karşımızda bir hanımefendi var. Ne diye silah gösterelim? Beni tanıyanlar bilir. Ben 20 yıldır ruhsatlı silah taşıyorum. Bir kişi bile benim üzerimde silahımı görmemiştir. Haberlerde yazıldığı gibi “silahımın alındığı, karakola götürüldüğüm, parti binasından dışarı çıkartıldığım” tamamen yalandan ibarettir. Bunların hiç biri yaşanmadı. Çıkan haberler ve yapılmak istenen durum tamamen bir komplo ürünüdür. Biz hem asılsız haberleri yapan hem de asılsız ihbarda bulunan kişi ya da kişilerle ilgili gerekli hukuki işlemlerimizi başlatacağız. 112’ye ihbarda bulunan kişinin kimliğini ve ses kaydını isteyeceğiz. Partimize ve yöneticilerine zarar vermeyi amaçlayan bu tür komplolar hiçbir zaman başarıya ulaşamaz” dedi.

TAZEGÜL asılsız ihbarda bulunan kişi ve asılsız haber yapan yayın kuruluşları hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunacağını dile getirdi.

Gizem Çaka "Partimizin zarar görmesini istemiyorum"

İddiaların odağındaki parti üyesi Gizem Çaka ise yaşanan olayla ilgili olarak emniyete gidip suç duyurusunda bulunduğunu belirterek "Ben yaşanan olaylarla ilgili olarak hem emniyete, hem genel başkanımıza ve hem de genel merkez yöneticilerimize gerekli başvurularımı yaptım. Önümüzde bir kongre süreci var ve ben bu süreçte partimizin zarar görmesini istemiyorum. O yüzden şu anda açıklama yapmayı da doğru bulmuyorum" dedi.