Zonguldak’ta 2009 yılında gerçekleştirilen Çelik-2 operasyonu kapsamında yapılan operasyona dahil edilen dönemin AK Partili Belediye Başkanı Murat Sesli hakkında ki soruşturmayı yürüten savcı, tutuklamayı ve hükmü veren hakimlerin FETÖ üyesi çıkmasının ardından, aynı davada ifade veren gizli tanıklar kendilerinin nasıl yönlendirildiğini itiraf etti. Davada 5 nolu gizli tanık olarak dinlenen kişi mahkemeye mektup yazarak kendisinin halen FETÖ’den firari olan M.G. isimli işadamı tarafından FETÖ’cü savcı ve hakimlere nasıl yönlendirildiğini tek tek anlattı.
Kdz. Ereğli’de 2009 yılının Ocak ayında dönemin AK Partili Belediye Başkanı Murat Sesli dönemin Başbakanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından Mart 2009’da yapılacak seçimler öncesi adaylığı açıklandıktan bir hafta sonra “Çelik-2” ismi verilen çete operasyonu ile gözaltına alınmış ve çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. Yapılan yargılama sonucu Eski Belediye Başkanı Murat Sesli 6 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılmıştı.
Gizli tanıkların şok edici FETÖ itirafı
Çelik 2 adı verilen davada ifade veren 1 ve 5 nolu gizli tanıklar o dönemde kendilerinin nasıl yönlendirildiğini hem mahkemeye gönderdikleri mektupla hem de mahkemede verdikleri ifadelerle tek tek anlattı. Davada dinlenen 1 numaralı gizli tanık hem savcılıkta hem de mahkemede kendisinin söylemediği ifadelerin savcı ve hakimler tarafından kayıtlara geçirildiğini ifade ederken, 5 numaralı gizli tanık ise kendisini halen FETÖ’den firari olan Kdz. Ereğli Eski TSO Başkanlarından M.G.’nin yanına çağırarak para ve koruma teklif ederek FETÖ’cü savcı ve hakimlere yönlendirdiğini itiraf etti. 5 numaralı gizli tanık kendisini açık ederek mahkemeye gönderdiği mektupta vicdanen çok rahatsız olduğunu belirterek “Tanımadığım bir çocuk Kışla’da benim yanıma gelerek M.G.’nin benimle görüşmek istediğini söyledi. Birlikte M.G.’nin İstanbul yol ayrımında ki otomobil bayisine gittik. M.G. bana M.T. ve U. L. İle olan husumetimden haberi olduğunu, eğer istersem U.L. ve kardeşlerinden kurtulabileceğimi ama dediklerini yapmamı istedi. Beni Ankara’dan Emniyet Müdürleri ile görüştüreceğini, Ahmet Likoğlu ve Murat Sesli’nin seçimlere girmeyeceğini, M.T. ve yanındakilerinde Kışla’dan uzaklaştırılacağını söyledi. Hatta bana maddi yardım yapabileceğini söyledi” ifadelerine yer verdi. 5 Nolu gizli tanık mahkemeye gönderdiği itiraf mektubunda ayrıca Kışla’da zaman zaman yanına gelen polislerin gizli tanıklığı kabul etmemesi durumunda başına bir şey geleceğini söylediğini iddia ederken, istemediği halde gizli tanık yapıldığını vurguladı.
“Bana söylenenleri tekrar ettim”
5 Nolu gizli tanık mektubun devamında savcılıkta verdiği ifade sırasında kendisinin söylemediği şeylerin kayıtlara geçirilerek okutulmadan kendisine imzalatıldığını ve korktuğu için kendisine söylenenleri yaptığını belirtti. Kendisine her defasında “Sen söyleneni yap gerisine karışma” dendiğini anlatan 5 nolu gizli tanık “Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde uzaktan sesim değiştirilerek verdiğim ifadem sırasında sorulara ‘Biliyorum’ diye değil ‘Duydum’ diye cevap verdim. Bulunduğumuz odada ekrandan gördüğümüz sanıklar bize soru sormak istediğinde mahkeme başkanı ‘Ne sorusu soracaksınız, ne gerek var’ diye çıkışıyordu. Asıl önemli olan ben mahkemede ifade verirken yanımda 3 tane hakim veya savcı olduğunu bildiğim kişiler vardı. Hakim bana soru sorduğunda onlar bana ne söylemem gerektiğini söylüyor bende onların dediğini tekrar ediyordum. O zaman korkumdan vermek zorunda kaldığım bu ifade yüzünden insanlar mahkum oldu. Gerçekleri anlatmak istiyorum” şeklinde ifade etti.
Avukatı Gökhan Yardımcı “örgüt üyesi kişilerin verdiği kararların hiçbir hukuki değeri olmaması gerekir”
Eski AK Partili Belediye Başkanı Murat Sesli’nin Avukatı Gökhan Yardımcı, müvekkilinin soruşturmasını yürüten Savcı, tutuklamayı yapan hakim, duruşma savcısı ve ceza kararını veren hakimlerin Fethullahçı Terör Örgütü üyesi olduklarının ortaya çıktığını belirterek, bu kişilerin kendi iradeleri ile değil örgüt iradesi ile karar vermelerinden dolayı kararın hukuki bir geçerliliğinin olmaması gerektiğini söyledi. FETÖ’nün sıradan bir örgüt olmadığına vurgu yapan Avukat Yardımcı “Bazı gelişmeler var bu dava ile ilgili, kendisini gizli tanık olarak ifade eden kişiler ortaya çıktı. Bunlar beyanlarda bulundu bu arada mahkeme heyetine yargılamayı yapan üyeler dahil soruşturma savcısı, duruşma savcısı bunlarında bu Fetullahçı Terör Örgütü ile iktisatlı oldukları hatta üye olduklarına dair yargı kararları duyuyoruz. Bu tabi çok önemli bir sonucu ortaya çıkarıyor. Basit bir örgütten bahsetmiyoruz, burada ki terör örgütü kendi içerisinde katı bir hiyerarşisi olan, yurt dışında eğitilen, casusluk eğitimi verilen kişilerden oluşan ve hatta buradan dosya alınıp Pelsinvanya’ya götürülüp, orada incelenerek geri getirildiği iddia edilen böyle bir yapıdan bahsediyoruz. Bu şekilde hareket eden bir yapı da bizim bildiğimiz hakim ve savcının kendi iradesi olamaz. Onun yerine terör örgütünün iradesi geçmiş demektir. Dolayısıyla bu örgüt üyesi kişilerin verdiği kararların hiçbir hukuki değeri olmaması gerekir. Biz buna inanıyoruz” dedi.
“FETÖ üyelerinin verdikleri kararlar yeniden yargılama nedeni sayılmalı”
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Fevzioğlu’nun FETÖ ile iltisaklı oldukları belirlenen kişilerin yaptıkları soruşturmalar ve verdikleri kararlarla ilgili olarak yargılamanın yenilenmesine, yeni bir kanun maddesi ekleyerek, otomatikman bu yargılamayı yapan kişilerin verdikleri kararların yeniden yargılanma nedeni sayılması gerektiğini söylediğini aktaran Avukat Yardımcı “Bununla ilgili bir teklifi olmuştu ancak bu güne kadar böyle bir şey kabul edilmedi maalesef. Murat Sesli dosyasında olduğu gibi geçmişe dönük detaylı bir şekilde incelendiği zaman mutlaka bu bağlantılar ortaya çıkarılacaktır diye düşünüyoruz” diye konuştu.
“Murat Sesli masumdur”
Avukat Yargıcı mahkeme safhasında ifade veren gizli tanıkların duydukları vicdan azabından dolayı bu gün ortaya çıkıp kendilerini açık ettiklerini ve bununla ilgili olarak suç duyurusunda bulunulması gerektiğini belirtti. Murat Sesli’nin davanın başından beri masum olduğuna inandıklarını dile getiren Avukat Yargıcı sözlerini şu şekilde sürdürdü “Mahkemeye çıkartıp gizli tanık olduğunu ifade eden kişiler iliği olarak şunun söylemek istiyorum; bunların ortaya çıkmasının nedeni kişilerin duydukları vicdan azabı. Masum bir kişinin bu yargılamaya muhatap edilmesi, çok başarılı bir belediye başkanın bu şekilde töhmet altında bırakılması onların vicdanında bir yara oluşturmuş anladığımız kadarıyla. Onun için gelip ifade veriyorlar. Mahkemeler genelde bir gizli tanık ortaya çıktığı zaman, gizli tanık belgesi açılır, eğer gerçekten gizli tanık ise o zaman bu gizli bilgiyi ifşa ettiği için tanık koruma kanunun 20. Maddesine göre suç duyurusunda bulunur. O kişi ceza alır ama diğer taraftan da diğer işlemler yapılır. Fakat bu güne kadar böyle bir şey olmadı maalesef. Biz bunun takipçisi oluyoruz, yeni başvurularımız olacak. Ben inanıyorum ki Murat Sesli kamuoyu nezdinde, Ereğli halkının gözünde hala masumdur. Çok başarılı bir belediye başkanıdır. O bir emsal, örnek olsun onun gibi böyle hukuk aleminde masumiyeti kanıtlanamayan hala yargılaması süren yada mahkum olmuş insanların ortaya çıkması lazım. Bu gerçeklerin ortaya çıkması lazım. İnşallah bir emsal olur bütün Türkiye’ye. Biz savunma olarak başından beri Murat Sesli’nin bu davada masum olduğuna inanıyoruz. Tabi ki yargı kararlarına saygımız sonsuz. Bu masumiyeti ortaya çıkarmak için bütün kanun yollarını deniyoruz.”
Davaya bakan Savcı ve Hakimler FETÖ’cü çıktı
2009 yılında gerçekleşen ve adına "Çelik 2" denilen operasyonla ilgili soruşturmayı yürüten eski Savcı Cemil Tuğtekin FETÖ Silahlı Terör Örgütü üyeliği suçlaması ile meslekten ihraç edilirken, halen tutuklu olarak terör örgütü üyeliğinden yargılanıyor. Aynı davada tutuklamayı gerçekleştiren eski hakim Kadir Kayan FETÖ Silahlı Terör Örgütü üyeliği suçlaması sonrası firar ederek, yurt dışına kaçtığı iddia ediliyor. AK Partili eski Belediye Başkanı Murat Sesli'yi gizli tanık ifadelerine dayanarak 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptıran dönemin 12. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Süleyman İnce'de yargılandığı FETÖ Silahlı Terör Örgütü üyeliği davasında 6 yıl 4 ay hapis cezası aldı.