Karadeniz Ereğli Belediye Başkanı POSBIYIK, Karadeniz Ereğli Belediye Meclisi’nin Haziran Ayı toplantılarının ikinci oturumunun ardından yaptığı konuşmada, son dönemde Erdemir’den yazılar gelmeye başladığını söyledi.

Erdemir Genel Müdürü Oğuz Nuri ÖZGEN’in Ereğli Belediyesi’ne yazı yazdığını belirterek açıklamalarına şöyle devam etti; “Yazıya göre, ‘bizi devlet dava etti, bu hazine yerlerinden dolayı ecrimisil doğdu’ diyor. ‘Biz Karadeniz Ereğli için elimizden geleni yapıyoruz’ diyor. Fatih TAR da hep böyle der. ‘Fabrika olmasa ne yapacaksınız, orada maaş alıyorsunuz, başka şeye gerek var mı’ der. Ey Fatih TAR orası ambar mı? Ne yapacaksın yani. Sizin kurduğunuz değil, koskoca Cumhuriyet döneminde halkın paralarıyla kurulan o yüce fabrika… 3 Milyar dolara satın aldınız burayı. Ne yapacaksın ambar mı yapacaksın orayı, tabii ki adam çalıştıracaksın. Mecbursun adam çalıştırmaya.

Ama çalıştırdığın adamlar huzursuz, verimsiz. Karadeniz Ereğli’ye her gün işten atılacağım diye para yatırmıyorlar, mobilya almıyorlar, yemek almıyorlar. İyi yönetim yok. Dolayısıyla diyor ki, ‘yatırımlar yapıyoruz diyor, ancak şimdi ecrimisilden bize büyük paralar doğdu’ diyor. Ecrimisil için Ticaret Odası Başkanlığı 1,5 TL Metrekare fiyatı verdi. Maliye Bakanlığı 5 TL verdi. Ama siz emlak vergisini fabrika bölgesinde yüksek tuttuğunuz için bizim 21 TL ödememiz gerekiyor diyor. Bu da yıllık 30 trilyon liraya mal oluyor diyor.

Sayın yöneticiler siz Karadeniz Ereğli halkını adam yerine koymazsanız, Karadeniz Ereğli halkına tepeden bakarsanız, Karadeniz Ereğli’de kanser vakalarının süratle arttığını dikkate almazsanız, bacalarınızdan kirli dumanları çıkarırsanız, denizimizdeki canlı varlıkları yok etmeye devam ederseniz, ve de Karadeniz Ereğli halkını adam yerine koymazsanız; uzlaşmayla yapmazsanız bu işler olacak. Önümüzdeki yıl bir komisyon toplayıp, fabrika sahalarının, sadece fabrika sahalarının emlak vergisini daha da yükseğe çıkarmak için… O zaman ne olacak devlete para vereceksiniz. Karadeniz Ereğli halkını madem adam yerine koymuyorsun, devlete 30 milyon vereceğine 100 milyon ver de devlet hiç olmazsa bundan faydalansın.”

“Henüz Hiç Bir Şey Yapmadık”

Özel şirketlerde Genel Müdürlerin aldığı ücretlerin sabit olduğunu dile getiren Başkan POSBIYIK : “ Mesela Erdemir sizin şirketiniz, oradaki genel müdür 30 bin lira alıyor diyorlar. Veya 50 bin lira. Allah daha ziyade etsin. Genel Müdür aldığı parayı fıstık gibi harcar, hayatını yaşar, viskileri de odalarında içer. Bulunduğu kentin halkıyla kavga eder. Belediye Başkanını adam yerine koymaz. Halkı adam yerine koymaz.

Belediyenin de elleri armut toplamıyor ki. Yapacağımız çok işlemler var. Daha hiçbir şey yapmadık, ilk adımlarımızı atmadık. Yüzde 10’unu dahi yapmadık ve şirketi milyonlarca lira zarara sokar. Sizin şirketinizin Genel Müdürü ayda 30 bin lira almaya devam eder. Ama şirket batar. Bu şirket kimin. OYAK mensuplarının genel kurulunda üye olan insanların. SPK’ya bağlı burası. Ne oluyor? Buraya üye olan hissedarların hepsi zarar eder. Genel Müdür zarar ediyor mu? Hayır, 30 bin lirasını alıyor.

Karadeniz Ereğli Belediye Başkanı Halil POSBIYIK’ın yaptığı açıklamaları aynen yayınlıyoruz;

“- Fabrika kurulduğundan itibaren cürufları alırız, köy ve mahalle yollarına dökeriz. Ama bir seneden beri bizim arabalarımızı fabrikaya sokmuyorlar. Ama bize vermiyorlar. Kamyonlarımızı geriye çeviriyorlar. Denize dökerken kükürdü de döküyor. Ayırıp da dökmüyor cürufu. Bunlara yakında gireceğiz. Yakında girmeye başlayacağız. Ama Ereğli halkına vermiyor, Ereğli halkına tepeden bakıyor.

- Belediye spor tesislerine 30 seneden beri stim gelir fabrikadan. Stimi kestiler. Elektriğimizi kestiler. Ne büyük kabadayı bu genel müdür. 30 bin lirayı alıyor fabrikadan ama şirketi zarara uğratıyor. Türkiye’nin dört bir tarafındaki hissedarlar da hapı yutuyorlar farkında değiller.

- Karadeniz Ereğli sahili yemyeşil. 30-40 senedir buraya dereden kullanma suyu olarak fabrikaya gelen hattan su alıyoruz. Ama altı ay evvel suyumuzu kestiler. Ona ilaçlı su veremiyorsunuz, sarartıyor çünkü. Gittik yalvardık yakardık, yüksek meblağlarla, içme suyu fiyatına yeniden bağlattık. Sen bizi ne zannediyorsun. Sen bu memleketi kirleteceksin, kanser vakaları artacak, anamızı dinimizi ağlatacaksın, ama bizle oynamaya kalkacaksın.

- Genel Müdürlük binasının hemen yanında Ereğli Belediyesi’nin doldurduğu yer var. O alanı Hazinenin bize devretmesi lazım. Ama itiraz ettiler, burayı biz doldurduk dediler. Yalan söylediler. Resimler var, her türlü imkânımız var, orayı bizim doldurduğumuz belli. Orayı bize iki senedir inletiyorlar, verdirmiyorlar bize. Lunapark kurduğumuz adam. Gözleri doymuyor, yeni yerler istiyorlar, Ereğli’yi ele geçirmek istiyorlar. Fatih Tar efendiye, Oğuz efendiye defalarca gittik, rica ettik, dilekçeler yazdık. Ama maalesef bizi dikkate almıyorlar.”

“Halkın İçine Girmiyorlar, Tepeden Bakıyorlar”

Erdemir Yöneticilerinin halkın içine girmediğini, tepeden baktıklarını savunan Başkan POSBIYIK açıklamalarına şöyle devam etti: “- Eskiden 15 Mayıs’larda protokol davet edilirdi, halk stadyuma gelirdi, çuval yarışı yapılırdı. Erdemir’in kuruluş yıldönümü büyük coşkuyla bayram yapardık. Şimdi halkı stadyuma çağırmıyorlar, protokole davetiye göndermiyorlar. Çok da ihtiyacım vardı senin davetiyene. Ama koparıyorsun. Karadeniz Ereğli halkıyla karşı karşıya geliyorsun. Karadeniz Ereğli halkına tepeden bakıyorsun. Tepeden bakan adamları hiç sevmeyiz. Sana belki zarar veremeyiz, sen gene 50 bin liranı almaya devam edersin. Demir Çelik zararlarını görüyor. Senin hissedarların saçlarını başlarını yolmaya başlayacaklar az kaldı.

Büyük Ereğli Anadolu Otel’de iftar yemeğine gidiyorum. Sendikanın boru gibi yöneticileri beni dövüyor, azmettiren mahkemelerde ortaya çıkacak, Genel Müdür. Ama dayağı yedikten sonra ne Genel Müdür telefon edip geçmiş olsun demiyor. Medeni insanlar geçmiş olsun diye telefon eder, Ne de Fatih TAR geçmiş olsun diye telefon ediyor. Demek ki Karadeniz Ereğli halkının temsilcisinin dayak yemesinden büyük keyif alıyorlar, büyük memnuniyet duyuyorlar.”

“Biz Yargılanıyoruz”

Erdemir’in Fabrika sahası içinde kaçak inşaatlar yer aldığını belirten Başkan POSBIYIK açıklamalarına şöyle devam etti:

“ Bunlara göz yummadığımız için de Karadeniz Ereğli halkına yanlış bilgileri sürekli olarak veriyorlar. Maalesef bir Genel Müdür Oğuz Nuri ÖZGEN’e yakışmayacak şekilde sekiz on tane vatandaşın balık yediği lokantaları şikayet ettiler. İçişleri Bakanlığı’na direk olarak şikayet ettiler. 12 seneden beri orayı idare ediyoruz. ‘Erdemir’deki inşaatları mühürlüyorsun, peki Bozhane’deki Balıkçı Lokantalarını neden mühürlemiyorsun’ dedi. Bakanlıktan müfettiş geldi, şu anda görevi kötüye kullanmaktan ben, Zabıta Müdürü, Zabıta Memurları ve Başkan Yardımcısı yargılanıyoruz. Oraları da kapatmak zorunda kaldık. Bunu Genel Müdür yapıyor, Karadeniz Ereğli’den ekmek yiyen, Karadeniz Ereğli halkına tepeden bakan bir Genel Müdür ÖZGEN bunu yapıyor.

Bir hafta önce, Taş Bina’ya büyük bir afiş asmışlar. ‘Burası ön imar planı tekliflerimizi yapmamıza rağmen, belediye burayı mühürlemiştir, yemek yiyemiyor personelimiz, personelimiz ve halkımıza şikayet ediyoruz’ diyor. Politika yapıyor, siyaset yapıyor, yalan söylüyor. Oranın halen parselasyonu yapılmadı, devlete para vereceğiz diye yapmıyorlar. Yolları onlara ait. Belediyenin yolları değil. Ona rağmen oranın yollarını asfalt yapıyoruz. Daha bize devredilmedi. Yüzde kırktan bize devredilecek ama yapmıyorlar devlete para vermemek için.”

“Festivale Destek Olmuyorlar, 1 Lira Dahi Vermiyorlar”

Kendisinin arkadaşlarının Erdemir’den atıldığını, oğlu Tuğberk POSBIYIK’ın da terfilerinin yapılmadığını öne süren Başkan POSBIYIK açıklamalarına şöyle devam etti:

“OYAK Erdemir’i aldığından bu güne bir lira dahi festivale para vermemiştir. Diyorlar ki, Oğuz Nuri ÖZGEN’e neden ödül verdin? Gazeteciler haklı olarak soruyor. Açıklamam doğru değil ama açıklayacağım. Çünkü zan altında kalıyorum. Çünkü o günlerde Satış Genel Müdür Yardımcılığı Karadeniz Ereğli’den İstanbul’a alındığı için Oğuz Nuri ÖZGEN Fatih TAR’a çok kızgındı. Hakkında propaganda yapıyordu. Satış politikaları hakkında bana gizli bilgiler veriyordu. Ben de o günlerde hatırlarsanız durmadan demeçler veriyordum. O kadar bilgiyi ben nereden bileyim. Karadeniz Ereğli’nin iyiliği için Demir Çelik’ten bana gizli bilgiler veriyordu. Ben de bu adam Karadeniz Ereğli’ye bu kadar iyilik yapıyorsa ona bir ödül verelim diye düşündüm. Çünkü içerden bilgi veriyor. Ben de alıyorum bunları anlatıyorum Allah Razı Olsun ondan… Ödülü onun için verdim, festivale para vermedi yani.

Karadeniz Ereğli halkına tepeden bakıyorlar. Ama baktırmayacağım. Özür dileyecekler. Diyor ki gelen yazılarda, ‘fabrika çok büyük, siz emlak vergisini Uzunkum’dan vermişsiniz’ diyor, ‘doğu tarafı Gülüç’e yaslanıyor, güneyi deniz, kuzeyi şehir’ diyor. Tabii ki ayrı ayrı fiyat verebiliriz. Bir tarafını elli lira, bir tarafını yüz lira, bir tarafını da 25 lira yaparız. Senin emlak vergin de ortalamada 75 liraya gelir. 750 lira olmaz. Ama sen Karadeniz Ereğli halkına tepeden bakarsan böyle bir anlaşma olur mu? Hem Karadeniz Ereğli halkını ezeceksin, hava kirliliğine dikkat etmeyeceksin, adam yerine koymayacaksın, hem de sana uzlaşmayla Karadeniz Ereğli halkı fedakarlık yapacak. Yok böyle bir şey, bizim kitabımızda böyle bir şey yazmaz, olmaz o iş….”

“Önceki Vali ATA ve Kaymakam Çay’ı Eleştirdi”

Erdemir Plajı’nın, şirketin devlete ait olduğu dönemde Erdemir’in olduğunu, ancak özelleştirmenin ardından maliyeye geçtiğini belirten POSBIYIK açıklamalarına şöyle devam etti: “ Maliyeye müracaat ettik burayı bize verin diye. Ama giden Vali, ATA, saygıyla anıyorum kendisini. Kendisini sevmezdim, o da beni sevmezdi. Mevcut Kaymakama telefon ediyor, ‘Muhtarları topla, Erdemir Plajını Köydes’e aldır’ diyor. ‘Onlara de ki, ‘oradan gelecek paralarla köy yollarını asfalt döşeyeceğiz de’ diyor. Tabii bunlardan haberimiz yok. Şu andaki Kaymakam İbrahim ÇAY bizden gizli Köy Muhtarlarını topluyor, onlar da oybirliğiyle karar alıyorlar. Çünkü Erdemir alamıyor, Köydes’e verilmesin diye. Diyorlar ki, burada alacağımız büyük paralarla –alacakları da bin lira- köy yollarını yapacağız, kanalizasyon yapacağız diyor. Sonra ben olayı öğrendim, muhtarları çağırdım. ‘Yahu arkadaş, sizde hiç kafa çalışmıyor mu, bir işi araştırın, size tuzak kuruyorlar, senin oğlun Erdemir Plajı’nda denize girebiliyor mu? Yok, yasak. Peki belediyeye geçecekti burası, senin oğlun köyden gelip denize girecekti.’ Şimdi ayağa kalktılar hepsi. Biz de müracaatımızı yaptık Erdemir Plajını biz alacağız diye.

Dün Mal Müdürlüğünden yazı geldi. Diyor ki, ‘Siz Karadeniz Ereğli Belediyesi olarak almak durumundasınız ama sizden önce Köydes müracaat etti’ Tabii müracaat eder, bizim haberimiz yok ki. İlan etmediniz ki. Şimdi mahkemeye gidiyorum. Bırakmam peşini. Bana diyor, ‘suyu bağla Erdemir Plajına’ yazı yazıyor. Tabii bağlarım. Emrin olur bağlarım. Ama kira kontratını getir diyorum. Yasalar bunu emrediyor. Onbeş gün sonra yazı geliyor Mal Müdürlüğünden. ‘Buraya su verilmesinde sakınca yoktur’ diyor. Mal Müdürü benim amirim mi. Kira kontratı getireceksin bana. Sen Karadeniz Ereğli’ye tepeden bakmadığında bunun yolları var. Ama sen Karadeniz Ereğli halkına tepeden baktığın sürece Erdemir’i zarara uğratmaya devam edeceksin.”

“Pozitif Toplantıyı Eleştirdi

Ne Pozitif Toplantısından Bahsediyorsun, Bu Negatif Toplantı Negatif…”

PSBIYIK, Erdemir Yönetim Kurulu Başkanı Fatih TAR, ERDEMİR Genel Müdürü Oğuz Nuri ÖZGEN ile Zonguldak Valisi Erol AYYILDIZ, Karadeniz Ereğli Kaymakamı İbrahim ÇAY ve AK Parti Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Ercan CANDAN’ın katılımıyla gerçekleşen zirve toplantısını da eleştirdi.

POSBIYIK toplantı hakkında ayrıntılı açıklamalar yaptı; “Evvelsi gün burada bir toplantı yaptılar. 3-5 tane gazeteci arkadaşımız tepki gösterdiler. Onları tebrik ediyorum yürekliliklerini ortaya koydular ama 1,5 saat gazetecileri beklettiler, karınlarını doyurdular güle güle dediler. Hiçbir bilgi vermeden. Türkiye’nin hiçbir tarafında böyle bir şey olmaz. Yerel basın için ayıp bir şeydir bu. Yerel basın adına üzülüyorum ben, üç beş kişi dışındakilere. Bana isteyen kızsın. Karadeniz Ereğli’yi böyle giderse batıracaksınız. Benim bugün söylediklerimi de yazmayacaksınız. Yazamazsınız çünkü, korkarsınız oradan.

Sayın Fatih TAR dalga geçiyor, diyor ki, ‘Teras çok güzel, hava çok güzel, yemek çok güzel. Burada pozitif toplantılar yapılıyor’ diyor. Fatih TAR, senin pozitif toplantına Halil POSBIYIK kurban olsun. Orada negatiflik var negatiflik. Bu negatifliği size göstereceğim. Şehrin valisi, Kaymakamı, Milletvekili, Genel Müdürü bir araya geliyor, ‘Karadeniz Ereğli halkını tanımıyorum’ diye bağırıyorlar bana Göztepe’den. Bunu algılamakta güçlük çektiğimi mi sanıyorlar. Karadeniz Ereğli halkını tanımıyoruz diyorlar: Karadeniz Ereğli halkını tanımayanlara tanıtacağım. Sizin yaptığınız toplantı pozitif değil, negatif toplantıdır. Düşmanlık yaratma toplantısıdır. İşte beni, Karadeniz Ereğli halkını kendinize karşı eylemlere geçirecek hareketlere doğru itekliyorsunuz. Anlamıyorum zaten Vali, Kaymakam geliyor, Gülüç Köyü -pardon beldesi- ondan sonra, Gökçeler Beldesi- Belediye Başkanını çağırıyorlar, Karadeniz Ereğli Belediye Başkanını çağırmıyorlar. Polisevlerinde toplantılar yapıyorlar. Sağda solda, OSB’de toplantılar yapıyorlar. Benim bir günahım yok. Ben dürüst bir insanım. CHP’liysem ne yapayım. İşte o partiden seçildim. Bu kadar büyük kabahat midir? CHP’li olmak.

Bu kentte benden bilgi almazsanız, kenti geliştiremezsiniz. Ben bilgi küpüyüm. Kaymakam iki senede bir gider, Valisi üç senede bir gider, Genel Müdürü 5 senede bir gider, amirali üç senede bir gider ama Karadeniz Ereğli Belediyesi Allah sağlık verdiği müddetçe Belediye Başkanı burada. 20 senedir buradayım. Önümüzdeki seçimden sonra da sizinle hesaplaşmaya devam edeceğim.

Yemek yemişler, hava güzelmiş, pozitif toplantı yaparlarmış, hey canım benim hey. Senin pozitifine kurban olsun Olayım.” dedi.